SURİYE


Suriye
Bir Demokrasi Örneği Daha


Müslüman Müslümanı Bombalıyor mazlumlar ülkesinden oluyor.
Ne olursa olsun yine olan Müslümana oluyor.

    Ülkemiz kendi iç sorunlarını atlatamadan Suriye krizi ile baş başa kaldı. Önce çözüm süreci sonra cemaat yapılanması ülkemize büyük darbe vururken, 911 km sınırımız olan Suriye’de yaşanan sorunlar ülkemize büyük tehdit oluşturdu. DAİŞ’in ülkemizde yaptığı eylemler sonucu çok sayıda vatandaşımız öldü. Bu yaşanan olaylara Ülkemizin müdahale olması gerektiği düşünülerek Fırat Kalkanı adı altında karadan askerlerimiz gönderilerek sınır güvenliğini ve Kürt koridorunun oluşmasını kontrol altına almaya çalışılmıştır.

Suriye’ye Karşı Ülkeler

·         İran Suriye’de oluşan terörist grupları ülkesine zarar vermesin veya mazlumlar ölmesin düşüncesinden hareketle Esad’a yardım ediyor fakat mazlumları düşünmediği uyguladığı yöntemlerle anlaşılır bir hal alıyor.
·         ABD PYD’yi destekliyor ve mecbur kalmadığı sürece uzaktan izlemekle yetiniyor.
·         AB Suriye’ye Türkiye’nin karadan girmesini ısrarla istiyor. Fakat kendisi Suriye konusunda hiçbir adım atmıyor. Suriye konusunda yaptığı tek şey PYD/YPG/PKK kısaca Türkiye’nin bölünmesine karşı silahlanan bütün örgütlere destek oluyor.
·         Rusya Uçak krizi nedeniyle Türkiye’ye ekonomik yaptırım uyguluyor yine ülkemize zarar veren terör gruplarına yardım ediyor.
·         NATO ülkemize nasıl bir yardım politikası uyguluyor bunun mantıklı bir açıklanması bulunamamaktadır. Ülkemizin terör örgütü olarak gördüğü gruplara NATO’nun destek vermesi ve terör örgütü listesine almaması akıllarda soru işareti oluşturuyor. Suriye konusunda da net bir adım atmış olmaması ülkemizi ne derece düşündüğünü gözler önüne sermektedir.
·         İsrail ve İngiltere bekliyor kazanmaya yakın olanı…

Merak Edilen Önemli Sorular
1.       Bunca olaylar sonucu biz ne yapıyoruz?
2.       Neden girdik veya neden girmeyi bu kadar bekledik?
3.       Askerlerimizin nasıl oldu da kaçırıldı yoksa yine mi içerde bir sorun var?
4.     PKK gibi bir örgütü yok edemezken ve en yakınımızdakiler darbe yaparken Suriye’ye karadan girerek neyi hedefliyoruz?
5.     Geri kabul anlaşmasını imzalamak ne kadar doğru?
6.       Başarıyla tamamlanan FIRAT KALKANI nasıl bir başarı elde etti?
7.       Suriye’de oluşan DAİŞ terör örgütüne zarar verdik peki ABD, AB, NATO, RUSYA gibi ülke ve birliklerin sayesinde gittikçe büyüyen PYD’ye ne gibi bir zarar verdik?
8.     "Emevi Camii'nde namaz kılacağız" derken neye dayanarak dedik ve bunu derken oluşacak sorunları göze aldık mı?
9.     Başka bir ülke Ayasofya’da ibadet etmek istese biz ne düşünürdük, Esad bunlardan sonra ne düşündü?
10.  İç sorunlara mücadele ettiğimizi bilen Esad ülkemizi bölmeye çalışanlara yardım etmez mi?

Duygu ve Düşüncelerim
Demokrasi adıyla başlayan bir başka Müslüman ülkenin parçalanması ve yıkılması hakkında düşüncelerimi aktarmak, bir Müslüman olarak güç bir durum ama izlenimlerimin belki bir faydası olacağı düşüncesiyle yazmak istiyorum.
Öncelikle bu oluşumların sebebi İslam’ı ve Din Kitabımız (Kuranı) tam anlamamamız olduğunu düşünmekte ve savunmaktayım.
Suriye, ülkemiz açısından çok büyük önem taşımakta olan terör gruplarının güçlenmesine sebep olmaktadır. Ülkemiz önce DAİŞ’e destek vermesi sonra DAİŞ’in oluşturduğu faaliyetler neticesinde DAİŞ’i vurması nasıl bir politika izlediğimizin aslında açıklanmasıdır.
DAİŞ sorunu artınca ÖSO’ya destek vererek kara harekâtını başlattı. Bunların sonucu çokça şehit verdik fakat DAİŞ’inde ilerlemesine engel olduk. Bunların sonucunda ülkemiz şuanda hangi ülkeden taraf olacak bu çok önemli bir strateji gerektirmekte. Çünkü Rusya’yla yaptığımız ortak bombardımanlar ne tarafta olduğumuzu anlaşılmaz hale getirdi. Hatta bu bombardıman sonucu 3 Askerimiz Şehit, 11 asker yaralandı. Bu istihbaratı veren Ankara olduğu açıklandı fakat istihbarat verenlerin halen görevde olduğu akıllarda soru işareti bıraktı. Biz içerde büyük sorunlar yaşarken dışarıda kimin tarafında olacağımızı bilmemiz gayet normal geliyor.
Akademisyenlerimiz Britanya diplomatlarının her zaman masanın kazanan tarafında olduğunu söylemekte. Merak ettiğim bizim hangi tarafta olduğumuz? Bence şuanda şehit veren taraftayız ama İngiltere’nin ne yapacağını çok çok iyi biliyoruz. Kendimize gelince şehitlerin ülkemize gelmesini, mazlum Suriye halkının ölümünü ve kıyıya vurmasını izliyoruz.

Bu seviyeye gelmeden İran, Irak, Suriye, Türkiye bir masaya oturup çözüm üretme şansları varken bunca Müslüman düşman ülkelerini sokması ne kadar doğru oldu? Halen Amerika’nın mı Rusya’nın mı yanında olsak doğru olur düşündeşindeyiz.

ABD Suriye’yi vuruyor Rusya  “ABD ile çatışmaya ramak kaldı” diyor.  Bunun tek açıklanması Suriye artık bölünmüş aralarında kim daha fazla pay alır diye gövde gösterisi yapıyorlar.

Yani bu olaylar artık bizim ata toprağımızdan ayrılmanın vakti geldiğini göstermekte. Daha fazla zarar görmeden sadece hava harekâtı ile DAİŞ’e yönelik bombardıman yapılmalı. İkili politika oynayarak tam safımızı belli etmeden üstün olan ülkeyi veya Suriye’nin başına gelecek kişinin yanında olmak en doğru karar olarak görmekteyim. Bu düşünceyi savunmak istemezdim fakat tercihlerin yanlış olması durumunda Suriye’den sonra ALLAH KORUSUN demokrasi ismiyle ülkemizi mahvetmeye gelmeleri söz konusu.
Hangi safta duracağımızı ve dış ülkelere karşı önemli açıklamaları Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız değil sözcülerimiz açıklamalı. Çünkü ‘bizzat ben emir verdim’, ‘ateşle oynama’ gibi söylemlerin ne gibi sıkıntılar çıkardığını ve gidip geri ambargonun kaldırılması istenmesi itibarımızı ve ekonomimizi nasıl etkilediği sonucunu görmekteyiz. Bunu yazmamdaki sebep ülkemiz kargaşa içindeyken, çevremizdeki ülkelerde yeni terör grupları çıkması, sonuçlarını ağır bir şekilde ödeyebileceğimizi düşündüğüm içindir.





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

TÜRKLERDE 12 SAYISININ ÖNEMİ(12 HAYVANLI TÜRK TAKVİMİ, MAKAM VE BURÇLAR)

Musalar, Yunan mitolojisi

Yeni Zelanda ÜLKE RAPORU